26 Nisan 2025 Cumartesi

Tarsus, Medeniyetin Altın Tacını Taktı-Yılmaz Parlar


Yorumlar


  

Tarsus, Medeniyetin Altın Tacını Taktı

 

 "Golden Apple" Gururu Başkan Ali Boltaç'ın Liderliğinde Gerçek Oldu

FIJET’in “Turizmin Oscar’ı” Altın Elma Ödülü, Tarsus’a Işık Tuttu

 10 Bin Yıllık Tarih, Geleceğe Açılan Kapı Oldu

Tarih boyunca Anadolu’nun kalbinde yükselen ve medeniyetlerin altın halkası olarak kabul edilen Tarsus, bu yıl Uluslararası Turizm Yazarları ve Gazetecileri Federasyonu (FIJET) tarafından turizmin Nobel’i sayılan “Golden Apple” (Altın Elma) ödülüne layık görüldü. Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç’ın vizyoner liderliğinde, Saint Paul Meydanı’nda düzenlenen görkemli tören, sadece bir ödülün teslimi değil; aynı zamanda medeniyetin, barışın ve ortak değerlerin taçlandığı bir kutlama haline dönüştü.

 

Tarsus ile Palazzolo Acreide Arasında Tarihi Kardeş Şehir Protokolü İmzalandı



Program kapsamında, Tarsus ile İtalya'nın Palazzolo Acreide kenti arasında tarihi bir kardeş şehir protokolü imzalandı. Bu önemli adım, Tarsus'un dünya kenti kimliğini pekiştiren ve uluslararası dostluk ile kültürel iş birliğini güçlendiren anlamlı bir gelişme olarak kayıtlara geçti.

Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç törende yaptığı konuşmada şehrin köklü tarihine ve kültürel zenginliğine dikkat çekerek şunları söyledi:



"Tarsus, 10 bin yıllık geçmişiyle kadim bir şehir. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, Saint Paul gibi insanlık tarihine iz bırakmış önemli şahsiyetlerin yaşadığı bir kenttir. Bugün sizlerle birlikte adımladığımız tarihi sokaklarda bu zengin mirası bir kez daha derinden hissettik.
Tarsus'ta Müslümanların Eshab-ı Kehf’i, Hristiyanların Aziz Paul’u, Musevilerin ise Danyal Peygamber’i bir arada bulunuyor. Bu eşsiz tarihî ve kültürel doku, şehrimize büyük bir değer katıyor. Ayrıca Tarsus, Akdeniz'in sıcakkanlı ve misafirperver insanları ile özgün mutfağı sayesinde de fark yaratan bir şehirdir.
Bugün, bu ortak değerler ve kültürel zenginlikler doğrultusunda Palazzolo Acreide ile kardeş şehir protokolü imzalamaktan büyük bir mutluluk ve gurur duyuyoruz."

İmzalanan protokolün, ilerleyen dönemde iki şehir arasında kültürel alışverişin, turizmin ve ortak projelerin gelişmesine önemli katkılar sağlaması bekleniyor.

 


 

“Tarsus, Dünya Kültür Haritasında Artık Bir Işık Noktasıdır”

 

Tarsus’un ödüle uzanan hikâyesi sadece tarihi eserlerden, kutsal mekânlardan ya da eşsiz mutfağından ibaret değil. Bu başarı, belediye liderliğinden halkına, emekçisinden sanatçısına dek herkesin yürekten inşa ettiği bir geleceğin meyvesidir.

FIJET Başkanı Ticani Haddad, ödülü verirken şu sözlerle Başkan Boltaç’a teşekkür etti:

"Altın Elma’yı, doğaya ve tarihe saygı gösteren, geçmişin mirasını geleceğe taşıyan şehirler hak eder. Başkan Boltaç, bu değerleri yalnız temsil etmedi; aynı zamanda yaşattı."

 


Başkan Ali Boltaç’tan Unutulmaz Sözler,

 

“Bu Şehir, Tüm İnançların Kardeşliğidir”

 

“Tarsus, 11 bin yıllık bir medeniyetin taşıyıcısıdır. Aziz Pavlus'un izinden yürürken, Eshab-ı Kehf’in huzurunda secdeye varan, Danyal Peygamber’in duasını hisseden bir şehirde yaşıyoruz. Bu ödül, bu kadim birikimin dünya nezdinde tanınmasının nişanesidir.”

Ali Boltaç, sadece belediyecilik yapan bir başkan değil; bir arkeolog kadar geçmişe, bir mimar kadar geleceğe, bir lider kadar bugüne odaklanan bir yönetişim anlayışı sunuyor. Tarsus’u, İtalya’nın Palazzolo Acreide kentiyle kardeş şehir yaparak kültür diplomasisinde bir adım öne taşıyan Boltaç, bu stratejik vizyonuyla belediyeciliğin rotasını Akdeniz’in ortak uygarlığına çevirdi.

 


Vizyon, "5 Milyon Turist" ve Yeni Tarsus Hikayesi

“Geç kalmadık, tam zamanındayız” diyerek sahneyi coşkulu bir kararlılıkla dolduran Boltaç, konuşmasında sanayi, emlak, gastronomi ve kültür turizmini kapsayan bütüncül bir kalkınma planını dile getirdi.

“Birlikte ‘turizm destinasyonu Tarsus’u’ inşa edeceğiz. Artık sadece geçilen değil, kalınan bir şehir olacağız.”

 


Ekip Ruhu, Kent Aklı

 

Ali Boltaç, bu ödülü şahsi bir başarı değil, Tarsus’un kolektif dirilişinin belgesi olarak niteledi:

“Bu ödül, gece gündüz çalışan temizlik işçisinden, vizyon ortaya koyan meclis üyemize kadar herkesindir. Bu şehirde siyasi değil, insani bir belediye başkanlığı yapıyorum.”

 

Kaymakam Akyüz, “

Tarsus’un Hak Ettiği Değer Artık Dünya Sahnesinde”

 

Tarsus Kaymakamı Mehmet Ali Akyüz ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“On bin yıllık kadim şehrimiz, bugün uluslararası platformda hak ettiği değeri bulmuştur. FIJET’e ve bu sürece katkı sunan herkese şükranlarımı sunuyorum.”

 


Hüseyin Kurtoğulları,

 

"Tarsus, 10.000 Yıllık Tarihiyle Dünyaya Açılıyor"

 

"Bu ödül, Tarsus'un küresel turizm haritasında hak ettiği yeri alması için bir milattır. Aziz Pavlus'tan Danyal Peygamber'e, Kleopatra Kapısı'ndan gastronomi mirasına kadar bu şehir, inanç ve kültür turizminin eşsiz bir merkezi olmalıdır."

 

Stratejik Çağrı, "Artık uluslararası festivaller, akademik çalışmalar ve dijital tanıtımlarla Tarsus'un hikâyesini tüm dünyaya anlatmalıyız. Bu ödül bir başlangıç, asıl hedef sürdürülebilir bir turizm ekonomisi yaratmak."

 


Stratejik Katkılar, FIJET’ten Tarsus’a 3 Altın Öneri

 

FIJET Türkiye Başkanı Gürhan Boztepe, Tarsus’un potansiyeline dikkat çekerek üç önemli katkı sundu:

 

Kültür Otobüsü Projesi, Tarsus’un kültürel varlıklarını mobil olarak tanıtacak bir proje önerisi.

 

İtalyan İşbirliğiyle Lezzet Turları, Gastronomide uluslararası işbirliğiyle yeni pazarlara açılım.

Emlak ve Yatırım Değerlemesi, Artan turizm ilgisiyle gayrimenkul ve yatırım değerlerinin yükseltilmesi.

 

Altın Elma ile Altın Çağ Başlıyor

Tarsus, artık yalnızca geçmişiyle değil; geleceğiyle de dünyanın radarına giriyor. Başkan Ali Boltaç’ın ifadesiyle:

“Bu şehirde ihanetin karşısında, halkın ve tarihin yanında duracağız. Tarsus artık bir dünya kentidir!”

 




Delal Atamdede (FIJET Başkan Yardımcısı),

"Altın Elma, Tarsus'un Potansiyelinin İlk Adımı"

 

"FIJET'in 70. yılında bu ödülü Tarsus'a vermekten gurur duyuyoruz. Ancak bu, yolun başı. Kültür rotaları, gastronomi turları ve yerel halkın katılımı olmadan kalıcı başarı mümkün değil."

 


Kültürle Taçlanan Tören

Törenin ardından gerçekleşen gala gecesinde keman sanatçısı Anna Mıadzvedzeva ve kanun virtüözü Ahmet Baran sahne alarak davetlilere müzik şöleni sundu. Bu gece, sadece bir ödülün kutlandığı değil, medeniyetler arasında kültürel köprülerin inşa edildiği bir gece olarak hafızalara kazındı



 

Konser Sonrası Anna Mıadzvedzeva ile yaptığımız özel söyleşide

 

Anna Miadzvedzeva, Müziğin Büyüleyici Dünyasında Bir Yıldız

1996’da Belarus’un Mogilev kentinde doğan Anna Miadzvedzeva, müziğe adanmış hayatıyla dünya çapında iz bırakan bir sanatçıdır.

 

Elektro keman performansları ve kendine özgü neon ışık şovu ile seyircilere unutulmaz anlar yaşatıyor. Bu benzersiz gösteri, dünyada eşi benzeri olmayan bir deneyim sunarak galalar, lüks düğünler, uluslararası fuarlar ve Michelin yıldızlı restoranlar gibi prestijli etkinliklerde büyük beğeni topluyor.

 


UEFA, BMW, Lexus, Samsung, Vodafone, Koç Holding gibi dev markalarla iş birliği yapan Anna, aynı zamanda özel dikim haute couture kostümleri ve el yapımı kanatlarıyla sahne performanslarını bir sanat eserine dönüştürüyor.

 

Murat Boz, Gülçin Ergül gibi ünlü isimlerle çalışmış, Netflix’in "Zaferin Rengi" filmi ve "Mandi" dizisi gibi projelerde oyunculuğuyla da dikkat çekmiştir.

 

Müzik kariyerine ek olarak, 5 yıldızlı otellerde ve özel organizasyonlarda sahne almayı sürdüren Anna, dört dil bilmesi ve çok yönlü sanatsal yetenekleriyle de öne çıkıyor.

 

Piyano çalmaktan kostüm tasarımına, dalıştan DJ’liğe kadar geniş bir ilgi alanına sahip olan bu yetenekli sanatçı, müziği ve sanatı birleştirerek izleyicilere büyülü bir dünya sunmaya devam ediyor.

 

yilmazparlar@yahoo.com


12 Nisan 2025 Cumartesi

ASUS, Yeni Nesil ROG Strix SCAR ve Strix G Oyun Bilgisayarlarını Türkiye’de Tanıttı-Yılmaz Parlar


Yorumlar


  

ASUS, Yeni Nesil ROG Strix SCAR ve Strix G Oyun Bilgisayarlarını Türkiye’de Tanıttı
ASUS, Levent Sheraton Hotel’de gerçekleşen görkemli basın toplantısıyla oyun dünyasının nabzını yeniden belirledi.



Türkiye, Oyun Bilgisayarında Avrupa’nın Lideri

ASUS Türkiye İş Geliştirme Müdür Yardımcısı Mark Chu yaptığı konuşmada, Türkiye’nin oyun bilgisayarı pazarında ulaştığı başarıyı şöyle aktardı;

“2021’de yüzde 12,2 olan pazar payımız 2024’te yüzde 26,8’e çıkarak Almanya, İngiltere ve Fransa gibi ülkeleri geride bıraktı. Türkiye, Avrupa’da oyun bilgisayarı satışında lider konumda.”

Ayrıca ASUS’un ROG Strix serisinin dünya genelinde de büyük başarı elde ettiğini vurgulayan Chu, Türkiye’nin yüzde 60’lık pazar payıyla açık ara lider olduğunu söyledi.

Oyun Harcamaları, Seyahati ve Modayı Solladı



ASUS Türkiye ROG Satış Müdürü Şahin İşçi dikkat çekici verilerle sektördeki büyümeyi şöyle özetledi;

“Geçtiğimiz yıl oyun harcamaları; seyahat sektöründen %60, moda sektöründen %75 ve sinema-tiyatrodan %85 daha fazla büyüdü. Bu rakamlar oyun sektörünün Avrupa’nın en hızlı büyüyen alanı haline geldiğini gösteriyor.”

İşçi ayrıca, çapraz platform oyun deneyimlerinin yükselişiyle birlikte PC oyun pazarında büyük bir sıçrama beklendiğini belirtti.



Performans Canavarı, Yeni ROG Strix Serisi

Yeni tanıtılan ROG Strix SCAR 16, SCAR 18, Strix G16 ve G18 modelleri, oyunculara eşi benzeri görülmemiş bir deneyim sunuyor.

Intel® Core™ Ultra 9 275HX’e kadar işlemci desteği

NVIDIA® GeForce RTX 50 Serisi GPU’lar

DLSS 4, Frame Generation, ışın izleme teknolojisi



64 GB’a kadar DDR5 RAM, 4 TB’a kadar PCIe Gen 4 depolama

 Sessiz Güç, Yeni Sandviç Soğutma Sistemi

Yeni Strix dizüstülerde, üç fanlı sistem ve uçtan uca buhar odasıyla tasarlanmış "sandviç soğutma mimarisi", yüksek güçte bile serin ve sessiz çalışma sunuyor.
240W’a kadar güç sağlanırken, entegre toz filtreleri sayesinde cihazın ömrü de uzatılıyor.

Görsel Şölen: ACR Teknolojili ROG Nebula Ekran

Strix SCAR modelleri 1200 nit parlaklık sunan Mini LED ROG Nebula HDR ekranlarla geliyor. G16 ve G18 modelleri ise:

2.5K çözünürlük

240 Hz yenileme hızı

%100 DCI-P3 renk gamı

ACR teknolojili çift katmanlı film, yansımayı %55 azaltarak kontrastı 4.5 kat artırıyor; ultra net 180° görüş açısı sunuyor.

 


Yeni Kasa, Yeni Işık: Dünyada Bir İlk

2025 ROG Strix dizüstüler, yepyeni bir kasa tasarımıyla geliyor:

Azaltılmış dikişler, daha zarif menteşe yapısı

Akıcı hava akımı tasarımı

Dünyanın ilk tam çevresel RGB ışık şeridi

AniMe Vision LED panel ile kişiselleştirilebilir tasarım

Fiyatlar ve Satış

Yeni ROG Strix SCAR ve Strix G serisi, 119.999 TL’den başlayan fiyatlarla oyun severlerle buluştu.



ASUS’un Stratejik Hedefi

Mark Chu’nun sözleriyle:

“Türkiye yalnızca tüketici değil, aynı zamanda global stratejimizde de kritik öneme sahip. Oyuncularla bu seviyede bağ kurduğumuz çok az ülke var.”

Levent Sheraton’da düzenlenen toplantıda teknoloji yazarları, influencerlar ve sektör profesyonelleri ürünleri deneyimleme şansı buldu. Ürün demoları, bire bir test alanları ve VR deneyim stantları dikkat çekti.

yilmazparlar@yahoo.com

9 Nisan 2025 Çarşamba

EKAV İçsel Yansımalar Sergisi -Yılmaz Parlar


Yorumlar


 EKAV’dan Sanatın Büyüleyici Dünyasına Yolculuk

İçsel Yansımalar’ Sergisi ile Ruhun Derinliklerine Yolculuk

"İnci Aksoy’un Vizyonuyla 34 Yıldır Sanata Işık Tutan EKAV, Türkiye ve İngiltere’den Sanatçıları Bir Araya Getirdi"

Türkiye’nin kültür ve sanat dünyasında ilham verici bir figür olarak öne çıkan, aynı zamanda iş dünyasının en güçlü kadınlarından biri olan İnci Aksoy’un kuruculuğunu üstlendiği EKAV / Eğitim, Kültür ve Araştırma Vakfı, bir kez daha sanatseverleri büyüleyen bir sergiye ev sahipliği yapıyor.

EKAVART Gallery’de açılışı gerçekleşen “İçsel Yansımalar (Inner Psyche)” isimli uluslararası karma sergi, sanatın ruhu iyileştiren ve dönüştüren gücünü bir kez daha ortaya koyuyor.

Sergi, insan ruhunun derinliklerine uzanan, psikoloji, duygusal dışavurumculuk ve sembolizm akımlarını harmanlayan bir anlatım sunuyor.

Türkiye’nin öncü kültür ve sanat kurumlarından Eğitim, Kültür ve Araştırma Vakfı (EKAV), kurucusu İnci Aksoy’un öncülüğünde, 34 yıldır sanatın dönüştürücü gücünü toplumun her kesimine ulaştırıyor.

Türkiye’nin en başarılı iş kadınlarından biri olan ve sanata olan tutkusuyla tanınan Aksoy, EKAV’ı “Sanat Geliştirir, Sanat İyileştirir, Sanat Birleştirir” vizyonuyla bir marka haline getirdi.

Sanatın Gücüyle İyileşmek ve Birleşmek

EKAV’ın Büyüleyici Mirası

“İçsel Yansımalar (Inner Psyche)”, Ruhun Labirentlerinde Yolculuk



Sezin Aksoy’un küratörlüğünde düzenlenen “İçsel Yansımalar” karma sergisi, Türkiye ve Birleşik Krallık’tan 16 sanatçıyı bir araya getirdi.

Sergi, psikoloji, duygusal dışavurumculuk ve sembolizm  akımlarından beslenerek, insan bilinçaltının derinliklerine ışık tutuyor.

Sanatçılar, sosyal kimliklerin yarattığı baskıları, insan psikolojisindeki kırılmaları ve duygusal dönüşümleri farklı tekniklerle ele alıyor. Sergide, ışık ve rengin insan ruhundaki yansımaları adeta bir şölene dönüşüyor.

Her bir eser; bilinçaltının sessiz çığlıklarını, toplumsal rollerin birey üzerindeki baskısını ve ruhsal dönüşümü izleyiciyle buluşturuyor. Farklı teknikler ve disiplinlerin bir araya geldiği bu özel sergi, sanat aracılığıyla içsel keşfin kapılarını aralıyor.

“İçsel Yansımalar”8 Mayıs 2025’e kadar Ekavart Gallery’de sanatseverlerle buluşmaya devam edecek.



Yasemin Vardarlılar’ın Büyüleyici Seramik Evreni “Başka Neler Mümkün?”

Sergide yer alan dikkat çeken isimlerinden ressam ve seramik sanatçısı Yasemin Vardarlılar.

Eserlerinde izleyiciyi gerçeklikten koparıp hayali bir yolculuğa çıkarıyor.

Gerçekliğin dışına çıkaran “Bu fiziksel yaşamın ötesinde başka hangi sihirler var?”

“Başka neler var?” gibi soruların peşinde koşan Vardarlılar, son serisinde beden ve ruhun uyumunu sorguluyor.

“Ya bedeniniz ruhunuzla birlikte genişleyebilseydi?” sorusunu yönelten sanatçı, çalışmalarında insan bedeninin ve kimliğinin metamorfozunu şiirsel bir dille yansıtıyor. Eserlerindeki çok katmanlı yapı, ruh ve bedenin farklı evrenlerdeki dansını gözler önüne seriyor.

EKAV,  Sanatın İyileştirici Gücüne İnanan Bir Çatı

Adı sanata, eğitime ve toplumsal duyarlılığa adanmış bir yaşamla özdeşleşen İnci Aksoy, EKAV’ı 1991 yılında sadece bir vakıf olarak değil, geleceğin sanatçılarına umut veren bir vizyon merkezi olarak kurdu.

Sanatı herkes için erişilebilir kılma hedefiyle yola çıkan Aksoy, bu süreçte sadece Türkiye’de değil, uluslararası arenada da büyük saygı kazandı.

İnci Aksoy’un liderliğinde EKAV, sanatla büyümek, gelişmek ve iyileşmek isteyen herkes için bir yuva oldu. Onun vizyonu ve emeği sayesinde, "Sanat Geliştirir, Sanat İyileştirir, Sanat Birleştirir" mottosu sadece bir söz değil, EKAV’ın hayata geçirdiği her projede hissedilen bir gerçeğe dönüştü.

Sanatı toplumla buluşturma misyonuyla hareket ediyor. Bağış makbuzu ile çalışan vakıf, düzenlediği etkinliklerden elde ettiği gelirleri genç sanatçıların eğitimine aktarıyor.

Ekavart Gallery, her geçen gün büyüyen programıyla, Türkiye’nin kültür sanat hayatına yön veriyor.

“Sanat, sınırları olmayan bir dildir. EKAV ise bu dilin en güçlü temsilcilerinden biri.”

Süzer Plaza’da Ritz Carlton Oteli altında bulunan Ekavart Gallery, kar amacı gütmeyen bir sanat merkezi olarak, genç yeteneklere burs desteği sağlıyor ve sanatseverlere unutulmaz sergiler sunuyor.

Galerinin yalnızca bir sergi mekânı değil, aynı zamanda bir kültür platformu olarak büyümesi, EKAV’ın sanata olan tutkusunun ve vizyoner duruşunun en büyük kanıtı.

“İçsel Yansımalar” sergisi, 8 Mayıs 2025’e kadar sanatseverleri Ekavart Gallery’de bekliyor.

yilmazparlar@yahoo.com.

Umutlu Gelecek Derneği (UMAR)-Medeniyetler Sofrası -Yılmaz Parlar


Yorumlar


  UMAR’dan Sürdürülebilir Geleceğe Sofralık Bir Mesaj

Medeniyetler Sofrası’nda Kültürler Buluştu

Umutlu Gelecek Derneği’nden İstanbul’un Çok Sesli Kültürüne Sofralık Vefa



Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri doğrultusunda; eğitim, çevre, ekonomi ve toplumsal farkındalık alanlarında yenilikçi ve dijitalleşmenin gerekliliklerine uygun projeler üreten Umutlu Gelecek Derneği (UMAR), 8 Nisan 2025 Salı günü Şişli Radisson Blu Hotel’de anlamlı bir etkinliğe ev sahipliği yaptı.

Medeniyetler Sofrası” temasıyla gerçekleştirilen buluşma, İstanbul’un zengin kültürel mirasını sofralar aracılığıyla yaşatmayı ve kültürler arası dayanışmaya dikkat çekmeyi amaçladı.

UMAR Başkanı Füsun Türken Uysal’dan İlham Veren Konuşma

Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren UMAR Yönetim Kurulu Başkanı Füsun Türken Uysal, sadece ülkemiz için değil tüm dünya için duyarlılık ve vizyonla hareket ettiklerini vurgulayarak şu ifadelere yer verdi:

“Umutlu Gelecek Derneği olarak insan onuruna yakışır, adil, demokratik ve dijitalleşmeyle uyumlu bir toplum vizyonuyla çalışıyoruz. Sivil toplumun gücüne inanıyor, ulusal sınırları aşarak küresel iş birlikleriyle fark yaratmayı hedefliyoruz. Kadınların ekonomik özgürlüklerine kavuşması, iş dünyasında daha fazla yer almaları için uluslararası dayanışmayı önemsiyoruz.”

Konuşmasında ayrıca etkinliğe katkı sağlayan isimlere de teşekkürlerini ileten Uysal, “Bu özel sofrada bizlerle olan değerli konuşmacılarımıza, özellikle Şef ve Yazar Maria Ekmekçioğlu’na, araştırmacı yazar Takuhi Tovmasyan’a, şair-yazar Nadya Şener Hanımefendi’ye ve elbette oturumun mimarı Saray ve Kültür Tarihçisi A. Çağrı Başkurt Beyefendi’ye teşekkür ediyorum,” dedi.

Medeniyetler Sofrası'nda İstanbul'un Renkli Mirası Konuşuldu Rum, Ermeni ve Süryani Kültürleri Buluştu



İstanbul’un Sofrasına Çok Sesli Kültürler Konuk Oldu

İstanbul’un kadim kültürlerini bir araya getiren "Medeniyetler Sofrası" etkinliği, Umutlu Gelecek Derneği (UMAR) tarafından düzenlenen özel bir panelle renkli anlara sahne oldu. Rum, Ermeni ve Süryani mutfaklarının ve geleneklerinin ele alındığı panelde, İstanbul’un zengin kültürel mozaiği bir kez daha gözler önüne serildi.

Etkinlik kapsamında düzenlenen panelde; İstanbul mutfağının çok kültürlü yapısı, Rum, Ermeni ve Süryani sofralarının lezzetleri ve gelenekleri konuşuldu. Modaratörlüğünü Saray ve Kültür Tarihçisi, küratör A. Çağrı Başkurt’un üstlendiği panelde, gastronomi ve kültürün kesişiminde önemli bilgiler ve anekdotlar paylaşıldı.



Çok Kültürlü Mirasın Lezzetleri ve Hikayeleri

Moderatörlüğünü Saray ve Kültür Tarihçisi A. Çağrı Başkurt’un üstlendiği panelde, konunun uzmanları İstanbul’un kaybolmaya yüz tutmuş değerlerini yeniden hatırlattı.

."İstanbul, Hepimizin Ortak Evidir"

Panelde ortak vurgu, İstanbul’un çok kültürlü yapısının korunması gerektiği oldu. Moderatör A. Çağrı Başkurt"Bu şehir, farklılıkların bir arada yaşadığı bir medeniyetler beşiğidir. Onun zenginliğini geleceğe taşımak hepimizin görevi" diyerek sözlerini tamamladı.



Panelin Dikkat Çeken Konuşmacıları

Maria Ekmekçioğlu – Şef, Yazar, Restoran Sahibi ve TV Programı Sunucusu: Sofraların barış ve birlikteliği temsil ettiğine dikkat çekti. “Yemek bir halkın tarihidir,” diyerek Rum mutfağının İstanbul’daki izlerini anlattı."Bu toprakların lezzetleri, aslında birer barış ve kardeşlik mesajı taşır" dedi. Ekmekçioğlu, özellikle balık yemekleri ve zeytinyağlı mezelerin Rum mutfağındaki yerini vurguladı.

Takuhi Tovmasyan – Araştırmacı Yazar: Aile büyüklerinden kalan tariflerin hem kültürel hem duygusal miras olduğunu aktardı. Özellikle Ermeni yemek kültürünün Anadolu’daki derin izlerine değindi. Ermeni mutfağının İstanbul’daki izlerini paylaştı. "Toplumsal hafıza yemeklerle aktarılır" diyen Tovmasyan, harissa, anuşabur ve çeşitli et yemeklerinin Ermeni kültüründeki önemini anlattı.

Nadya Şener – Şair ve Yazar: “Sofra, kadim bir hafızadır. Şiir gibi katmanlı, anlamlı ve derindir,” diyerek Süryani geleneklerinin günümüze taşınma biçimlerini paylaştı.

Süryani kültürünün İstanbul’daki yansımalarını şiirsel bir dille aktardı. "Yemekler sadece karın doyurmaz, aynı zamanda birer kültür köprüsüdür" diyen Şener, Süryani mutfağının baharat kullanımı ve geleneksel tatlıları hakkında bilgiler verdi.

Etkinliğin ardından katılımcılar, Rum, Ermeni ve Süryani mutfaklarından örneklerin sunulduğu bir sofrada bir araya gelerek, kültürler arası lezzet şölenine tanıklık etti.

Kadim Değerlerle Geleceğe Umut Taşıyan Bir Platform

Umutlu Gelecek Derneği, toplumun her kesimine dokunan projeleriyle; kadim değerleri bugüne taşıyan, kadınları ekonomik hayata katan ve dijital çağın gereklerine uygun vizyoner çözümler üreten bir yapı olarak öne çıkıyor.

Etkinlik, katılımcılara sadece lezzetli bir kültürel yolculuk değil; aynı zamanda sivil toplumun dönüştürücü gücü üzerine derin düşünceler sunan bir deneyim oldu.

UMAR’ın düzenlediği bu anlamlı etkinlik, İstanbul’un unutulmaya yüz tutan renklerini yeniden gündeme taşıyarak, kültürel diyaloğa katkı sağladı.

"Medeniyetler Sofrası, sadece yemeklerin değil, hikayelerin de buluştuğu bir şölendi. İstanbul’un çok kültürlü mirası, böyle etkinliklerle yaşatılıyor."



Toplantı sonrası Sürpriz gelişme UMAR Başkanı Füsun Türken Uysal’ın Doğum günü nedeniyle final etkinliğe renk katdı. Doğum günü pastası Başkan Uysal tarafından kesildi.

yilmazparlar@yahoo.com

Etkinlik Sektörünün Gururu Meltem Tepeler-Yılmaz Parlar

Siyaset Ekonomi Turizm Otomotiv Gayrimenkul Sağlık Gıda Bilişim Teknoloji Gastronomi Kitap Kadın Sanat Sinema S...