26 Ağustos 2024 Pazartesi

Vizyoner Kadınlar -Yılmaz Parlar

  

Elim Sende Vizyoner Kadınlar Platformu’nun Florya’da Gerçekleştirdiği Geleneksel Toplantı

Başkan Fazilet Patır’dan Birlik ve Dayanışma Mesajı

25 Ağustos 2024 Pazar günü, Elim Sende Vizyoner Kadınlar Platformu’nun geleneksel aylık toplantısı, Florya’da Hak Evrensel Hatay Sofrası’nda coşkulu bir katılımla gerçekleşti. Toplantının açılış konuşmasını yapan Başkan Fazilet Patır, katılımcılara güçlü bir birlik ve dayanışma mesajı verdi.


Birlik ve Dayanışmanın Gücü

Başkan Fazilet Patır, konuşmasında kadınların karşılaştıkları zorluklar ve ayrımcılıkla mücadele etmenin en etkili yolunun, kadınlar arası dayanışmadan geçtiğini vurguladı. “Kadın kadının yurdu olmalı” diyerek, platformun temel felsefesinin bu birlik ve dayanışmayı bilince çıkararak cinsiyet eşitliğini teşvik etmek olduğunu ifade etti. Patır, platformun kuruluş amacı olan “kız kardeşlik” kavramını ön plana çıkararak, birbirine destek olan kadınların gücünü hatırlattı.



Değerli Misafirlerle Zenginleşen Toplantı

Toplantıya, iş dünyası ve sivil toplum kuruluşlarından birçok önemli isim katıldı. İnsan Kaynakları Yönetim Kurulu Başkanı ve Üst Düzey Yöneticileri Derneği (CEO) Başkanı, Türk Amerikan İş İnsanları Derneği Başkanı, ve Acil İhtiyaç Projesi Başkanı gibi konuklar, platformun etkinliklerine katkıda bulundular. Başkan Patır, bu kıymetli isimlerle bir araya gelmenin platform üyeleri için büyük bir şans olduğunu belirtti.



Yardım Faaliyetlerinde Öncü Bir Platform

Elim Sende Vizyoner Kadınlar Platformu, kadınların sosyal ve ekonomik yaşamda daha güçlü bir yer edinmeleri için çeşitli yardım faaliyetlerinde de aktif rol alıyor. Platform, sadece Türkiye’de değil, dünya çapında kadınlara destek olmayı amaçlayan projeler geliştiriyor. Bu çalışmalar, toplumda örnek teşkil ediyor ve birçok kadının hayatına dokunarak onları cesaretlendiriyor.

Kadınlar İçin Daha Güzel Bir Gelecek

Başkan Fazilet Patır’ın açılış konuşması, Elim Sende Vizyoner Kadınlar Platformu’nun vizyonunu ve misyonunu bir kez daha güçlü bir şekilde ortaya koydu. Dayanışma ve birlikte hareket etme bilincinin altını çizen bu toplantı, katılımcılara hem ilham verdi hem de geleceğe dair umutlarını tazeledi. Kadınların birlikte daha güçlü olacağına dair inanç, toplantının her anına yansıdı



Toplantının Konuk konuşmacısı RASYOTEK- Teknolojik Insan Kaynaklari Bilişim Hizmetleri ve CEO PLATFORM Yönetim Kurul Başkanı Haldun Pak teknoloji, kadın istihdamı ve insan kaynağı yönetimi üzerine önemli açıklamalarda bulundu.

Teknolojide İnsan Odaklı Gelişim ve Kadının Gücü

Haldun Pak, teknolojinin insan kaynakları, kadın istihdamı ve toplumsal gelişim üzerindeki önemini vurgulayarak, RASYOTEK'in bu alanlardaki öncü rolünü ortaya koydu. Kadim kültürden beslenerek, geleceğe yönelik vizyonlarını şekillendirdiklerini belirtti. Pak'ın konuşması, iş dünyasında teknolojinin ve insan odaklı yaklaşımın nasıl birleştirilebileceğine dair önemli ipuçları sundu.



Teknolojinin İnsan Kaynakları Üzerindeki Etkisi

 Haldun Pak, teknolojinin insan kaynakları üzerindeki dönüştürücü etkilerini vurguladı. RASYOTEK olarak, dijitalleşme ve insan kaynakları alanında geliştirdikleri çözümlerle, bugün 1000'den fazla kurumsal firmaya hizmet sunduklarını belirtti. Özellikle kadın ve genç istihdamına yönelik devlet teşviklerinin doğru kullanımının önemine değinen Pak, bu teşviklerin işletmeler için büyük fırsatlar sunduğunu ifade etti.

Kadının İş Hayatındaki Yeri

Pak, kadınların iş hayatındaki yerinin önemini vurguladı ve RASYOTEK'te kadın istihdamının %45 oranında olduğunu belirtti. Kadınların iş dünyasında karşılaştığı önyargıların aşılması gerektiğini savunarak, kadınların iş hayatına kazandırılmasının ekonomik kalkınma açısından kritik olduğuna dikkat çekti.



Uluslararası Projelerde Liderlik

RASYOTEK'in Avrupa Birliği ile iş birliği yaparak lider üretici firma olarak kritik bir projeye imza attığını belirten Pak, bu projede Avrupa'nın tek sağlık platformu olma hedeflerini açıkladı. Pak, insan hayatını iyileştirmeye yönelik yapay zeka tabanlı erken tanı sistemlerini geliştirerek sağlık sektöründe öncü olmayı hedeflediklerini belirtti.

Kadim Kültürden Çağdaş Dünyaya

Konuşmasında, tarihten gelen kadim kültürün modern dünyaya aktarılmasının önemine değinen Pak, hızla değişen dünyada teknolojinin getirdiği hızlı tüketim kültürüne karşı dikkatli olunması gerektiğini belirtti. Kadın ve erkek rollerinin toplumda dengeli bir şekilde ele alınmasının, toplumsal kalkınmada önemli bir yer tuttuğunu vurguladı.

Sivil Toplum Kuruluşlarının (STK) Rolü

Haldun Pak, STK'ların toplum üzerindeki etkisine dikkat çekti. STK'ların, bireylerin ve kurumların bir araya gelerek toplumsal sorunlara çözüm aradıkları platformlar olduğunu belirtti. Gelecekte STK'ların öneminin daha da artacağını söyleyen Pak, kamunun, özel sektörün ve bireylerin bir arada çalışmasının gerekliliğini vurguladı.



Diğer konuşmacı TABA AmCham Başkanı Süleyman Ecevit Sanlı

TABA AmCham Başkanı Süleyman Ecevit Sanlı, yaptığı konuşmada deprem hazırlığı ve toplum bilinci üzerine önemli mesajlar verdi. Sanlı, özellikle afet anlarında bireylerin alması gereken önlemlerden ve bu süreçte sivil toplum kuruluşlarının rolünden bahsetti. Ayrıca, Avrupa’da terörle mücadele ve kalkınma projeleri üzerine de değindi.



"Depreme Hazırlık ve Bilinçlendirme Hayati Önem Taşıyor"

Deprem Hazırlığı

Sanlı, konuşmasında deprem hazırlığı konusunda farkındalık yaratmanın önemine vurgu yaptı. "Evde deprem çantası olan kaç kişi var?" sorusunu yönelterek, bireysel hazırlıkların yetersizliğine dikkat çekti.

Deprem sonrası ilk üç dakikadan itibaren yapılması gereken dört önemli hamleyi vurguladı ve İstanbul için özel olarak geliştirilmiş "34-50" projesinden bahsetti. Bu proje, deprem anında bireysel ve toplumsal farkındalık yaratmayı hedefliyor.



Toplum Bilinci ve Sivil Toplum Kuruluşlarının Rolü

 Sanlı, devletin afet anında tam teşkilatlı müdahalesinin zaman alacağını belirterek, sivil toplum kuruluşlarının hızla harekete geçmesinin hayati önem taşıdığını ifade etti. Özellikle Atlas Derneği’nin Hatay ve Malatya'da depremin hemen ardından sahada bulunduğunu ve bu tür sivil inisiyatiflerin afet sonrası süreçte ne kadar değerli olduğunu anlattı.

Kalkınma ve Terörle Mücadele

Sanlı, Avrupa'nın bazı ülkelerinin terörle mücadelede başarılı örneklerine dikkat çekti. Bu ülkelerin zorlu koşullarına rağmen, disiplinli çalışmayla nasıl kalkındığını ve refah düzeyini artırdığını dile getirdi. Ayrıca, bu konularda yazdığı kitaplardan da örnekler vererek, bilinçlendirme faaliyetlerinin önemini bir kez daha vurguladı.

Sanlı, konuşmasını toplumun her kesimini bilinçlendirmeye davet ederek sonlandırdı. Deprem bilincinin yayılması ve gerekli tedbirlerin alınmasının, olası afetlerde hayat kurtarabileceğini belirtti. "Bu hayatın zamanında hep beraber aşıyoruz" diyerek, toplum olarak birlik içinde hareket etmenin önemine dikkat çekti.



Ayrıca, Elim Sende Vizyoner Kadınlar Platformu’nun Başkanı Fazilet Patır pek çok katılımcıya söz vererek Türkiye’de Kadın Girişimciliği ve Ortak Akıl Çalışmaları hiperaktiflik kazandı.

Birlikte Daha Güçlüyüz

Türkiye'deki kadın girişimciler, köy çalışmaları, sivil toplum ve iş dünyası arasındaki bağlar üzerine yapılan bir dizi konuşmada, kadınların ve erkeklerin birlikte çalışarak nasıl büyük başarılara imza attığı anlatıldı. Toplantıda, köyden şehre uzanan girişimcilik hikayeleri, toplumsal yardımlaşmanın önemi ve astrolojinin günlük hayatımıza nasıl etki edebileceği gibi çeşitli konular ele alındı.



Kadın Girişimciliği ve Ortak Akıl

 Toplantıda, Türkiye’nin farklı bölgelerinden gelen kadın girişimcilerin başarı hikayeleri paylaşıldı. Özellikle Bursa’dan köy çalışmaları için gelen kadın ve erkeklerin ortak akılla nasıl başarılı projeler gerçekleştirdikleri vurgulandı. Katılımcılar, farklı sektörlerdeki deneyimlerini ve birbirlerine nasıl destek olduklarını anlattılar. Bu dayanışmanın ve imece usulü çalışmanın önemine dikkat çekildi. "İnsan gibi şirket olma vasfını korumak çok kıymetli" ifadesi, kadınların iş dünyasında karşılaştıkları zorluklara rağmen ortak bir bilinçle hareket ettiklerini ve bu sayede başarılı olduklarını gösteriyor.

Sivil Toplum ve Yardımlaşma

Sivil toplum kuruluşlarının rolü ve toplumsal yardımlaşmanın önemi de konuşmaların merkezindeydi. Özellikle Adıyaman'dan gelen yardım projeleri ve restoran zinciri gibi girişimlerin topluma sağladığı faydalar tartışıldı. Katılımcılar, bu tür girişimlerin köylerden şehir merkezlerine kadar geniş bir alanda nasıl etkili olduğunu ve toplumsal dayanışmanın önemini vurguladı.



Astroloji ve Günlük Hayata Etkisi

 Konuşmalarda, astrolojinin ve gökyüzü olaylarının günlük yaşamımıza olan etkisi de ele alındı. Gökyüzü ve yeryüzü arasındaki bağlantıya dikkat çekilerek, insanların bu döngüleri anlayarak hayatlarını nasıl daha bilinçli bir şekilde yönlendirebileceği üzerine fikirler paylaşıldı. "Gökyüzü yeryüzünün aynasıdır" ifadesiyle, bu iki dünya arasındaki ilişkinin önemine vurgu yapıldı.

Toplantıda, kadın girişimciliğinin desteklenmesi, sivil toplum kuruluşlarının rolünün artırılması ve astroloji gibi farklı disiplinlerden gelen bilgilerin hayatımıza entegrasyonu üzerine ortak bir bilinç oluşturuldu. Katılımcılar, birlikte çalışarak ve birbirlerini destekleyerek daha güçlü bir toplum inşa edilebileceğini dile getirdi.



Elim Sende Vizyoner Kadınlar Platformu hakkında söz edersek;

 Geleceği Şekillendiren Güç

 Elim Sende Vizyoner Kadınlar Platformu, kadınların toplumsal hayatta daha aktif bir rol üstlenmelerine olanak tanıyan önemli bir oluşumdur.

Kadınların potansiyelini ortaya çıkarmayı hedefleyen bu platform, yenilikçi projelerle dikkat çekmektedir.

Güçlü Bir Dayanışma Ağı

Bu platform, kadınların birbirleriyle bağlantı kurmasına ve deneyimlerini paylaşmalarına olanak tanıyan bir dayanışma ağı oluşturmaktadır. Katılımcılar, farklı alanlarda faaliyet gösteren kadınlarla bir araya gelerek, destekleyici bir ortamda kendilerini geliştirme fırsatı bulmaktadır.

Eğitim Fırsatlarıyla Donanma

Elim Sende, kadınların eğitim almalarını teşvik ederek, kariyerlerinde ilerlemelerine katkıda bulunuyor. Sunulan workshoplar ve seminerler sayesinde katılımcılar, profesyonel becerilerini artırma imkanı buluyor.

İlham Veren Başarı Hikayeleri

Platformda yer alan kadınların başarı hikayeleri, diğer katılımcılara ilham vermekte. Her biri kendi alanında öne çıkan bu kadınlar, hayallerinin peşinden koşmayı ve zorlukların üstesinden gelmeyi örnek alıyor.

Sosyal Farkındalık Yaratma

Elim Sende, sosyal sorunlara dikkat çekerek toplumsal farkındalık yaratmayı amaçlamaktadır. Gerçekleştirilen etkinlikler, kadın sorunlarına yönelik çözüm önerileriyle doludur.

Geleceğe Umutla Bakış

Bu platform, kadınlara yalnızca bireysel değil, kolektif bir umut da aşılıyor. Gelecek vizyonu olan kadınlar, birlikte daha güçlü bir toplum oluşturma mottomuzla hareket ediyor.

Değişimin Temsilcisi

Elim Sende Vizyoner Kadınlar Platformu, kadınların değişim ve dönüşüm sürecinde aktif birer temsilci olmalarını sağlıyor. Bu anlamda, katılımcıların hayatlarını dönüştüren bir mecra olmayı sürdürüyor. 

Konuşmalar sonrası her biri çiçek olan Elim Sende Vizyoner Kadınlar Platformu’nun kadınlarına çiçek ve Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitap hediye edildi.  Toplantı network ile ve foto çekimleri ile sona erdi.

yilmazparlar@yahoo.com


KAYNAK

11 Ağustos 2024 Pazar

Japonya'nın Deniz Kuvvetleri Eğitim Filosunun İstanbul'a Ziyareti-Yılmaz Parlar

 Türkiye-Japonya Diplomatik İlişkilerin 100. Yılında Tarihi Anlar

 Japonya Eğitim Filosunun Limanı Ziyareti

Japonya'nın Deniz Kuvvetleri Eğitim Filosunun İstanbul'a Ziyareti



Japonya Deniz Öz Savunma Kuvvetleri (JMSDF) ait “Kashima” ve “Shimakaze” eğitim gemileri, 9 Ağustos 2024 Cuma günü İstanbul’daki Sarayburnu Limanı'na demirledi. Bu ziyaret, Japonya ve Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerin 100. yılını kutlamak ve iki ülke arasındaki dostluğu pekiştirmek amacıyla gerçekleştirildi.



İki Ülkenin Komutanları Bir Arada

Gemilerin İstanbul’a gelişi, başta Deniz Kuvvetleri Komutanlığı yetkilileri olmak üzere birçok davetlinin katılımıyla gerçekleşti.

 Ziyaret esnasında, Japon Eğitim Filosu Komutanı Tümamiral Nishiyama Takahiro, JS Kashima'nın Komutanı Albay Sakai Kiichiro ve JS Shimakaze'nin Komutanı Yarbay Kajiyama Go, Türk tarafında Kuzey Deniz Saha Komutanı Tümamiral Rafet Oktar ve Deniz Harp Okulu Komutanı Tümamiral Ramazan Özoğul tarafından karşılandı. Bu anlamlı tören, iki ülke arasındaki askeri ve diplomatik bağların ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.



 Türkiye-Japonya ilişkileri, tarih boyunca birçok alanda güçlü bir bağ oluşturdu. 100 yıllık dostluk, bu tür ziyaretlerle daha da derinleşiyor. Gemilerin İstanbul’da kalacağı süre boyunca, halka açık etkinlikler de düzenlendi.

Denizaşırı Eğitim Seferleri, Japonya Deniz Öz Savunma Kuvvetleri Subay Aday Okulu'ndan mezun olan stajyer subaylara uzun süreli deniz yaşamı ve çeşitli eğitim programları aracılığıyla gerekli bilgi ve becerileri kazandırmayı amaçlıyor. Ayrıca bu seferler, uluslararası bakış açısına sahip genç subaylar yetiştirmeyi ve ziyaret edilen ülkelerle dostluk ve iyi niyeti teşvik etmeyi hedeflemektedir. 1957 yılından bu yana her yıl düzenlenen bu seferler, bu yıl 68. kez gerçekleşmektedir. Bu seferle birlikte Japonya Deniz Öz Savunma Kuvvetleri, 15 yıl aradan sonra sekizinci kez İstanbul’a demir atmış oldular.

Bu ziyaret, yalnızca bir eğitim programı olmanın ötesinde, iki ülke arasındaki diplomatik ve kültürel ilişkilerin ne kadar köklü olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir.



Japonya' nın Deniz Kuvvetleri Eğitim Filosu İstanbul'da

Japonya Deniz Öz Savunma Kuvvetleri'ne (JMSDF) ait iki önemli gemi olan KASHIMA ve SHIMAKAZE, 9 Ağustos 2024 tarihinde İstanbul'a anlamlı bir ziyaret gerçekleştirdi. Bu ziyaret, Türkiye ile Japonya arasındaki diplomatik ilişkilerin 100. yılı kapsamında gerçekleştirilen etkinliklerin en önemlilerinden biri olarak kayıtlara geçti.



Eğitim ve Diplomasi Bir Arada

Japonya Deniz Harp Okulu öğrencilerinin açık deniz eğitim seyri kapsamında düzenlenen bu ziyaret, sadece bir diplomatik jest olmanın ötesinde, öğrencilere denizcilik becerilerini geliştirme ve uluslararası deneyim kazandırma amacı da taşıyor. Öğrenciler, gerçek deniz koşullarında uygulamalı eğitim alarak geleceğin deniz subayları olarak yetişiyor.



Denizaşırı Eğitim Seferleri'nin iki temel amacı, genç subaylara uygulamalı eğitim vermek ve ziyaret edilen limanlarda uluslararası iyi niyetin teşvik edilmesini sağlamaktır. Bu yılki seferde, Japonya ile Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerin yüzüncü yıl dönümü onurlandırılıyor. İstanbul ziyareti sırasında, gemiler basın kuruluşlarına yönelik turlar düzenleyecek, halka açılacak ve Japon savunma sanatları ile bando gösterileri sergilendi.

İstanbul'un Misafirperverliği

İstanbul Boğazı'nın eşsiz manzarası eşliğinde gerçekleşen bu liman ziyareti, Japonya Deniz Harp Okulu öğrencileri için unutulmaz bir deneyim oldu. Türk yetkililer tarafından büyük bir misafirperverlikle karşılanan Japon denizciler, İstanbul'un tarihi ve kültürel zenginlikleriyle de tanışma fırsatı buldular.



Basın Mensupları Gemi Turu Yaptı

Ziyaretin önemli anlarından biri, basın mensuplarına KASHIMA ve SHIMAKAZE gemilerinin gezdirilmesi oldu. Bu özel tur sırasında, gemilerin teknolojik donanımları ve mürettebatın denizcilik kabiliyetleri hakkında bilgi verildi. Basın mensupları, Japon denizcilik kültürünü ve gemilerin özelliklerini yakından tanıma fırsatı buldu.



Verilen Bilgilere göre;

Yaklaşık 370 kişilik kapasiteye sahip JS KASHIMA (TV-3508), JMSDF’ye ait bir eğitim gemisidir. Gemi üzerinde hafif silahlar, savunma sistemleri, modern radar ve iletişim sistemleri, sınıflar, simülatörler ve uygulama alanları bulunmaktadır. Yaklaşık 4.050 ton ağırlığındaki gemi, eğitim seferleri sırasında çeşitli uluslararası limanları ziyaret eder ve öğrencilere farklı kültürler ve denizcilik uygulamaları hakkında bilgi edinme fırsatı sunmaktadır.



JS SHIMAKAZE (TV-3521), Esas olarak hava savunma ve denizaltı savunma görevleri için tasarlanmıştır. Modern silah sistemleri ve radar ekipmanları ile etkili bir savunma platformu olan gemi, aynı zamanda eğitim amacıyla da kullanılır. Gemi, öğrencilere denizcilik, navigasyon ve muharebe operasyonları konularında pratik deneyim kazandırır. Gemide Mk 41 VLS füze fırlatma sistemi, RIM-66 Standard yüzeyden havaya füzeler, ASROC denizaltı savunma füzeleri, 76 mm Oto Melara deniz topu ve Phalanx CIWS yakın savunma silah sistemi bulunmaktadır. Eğitim seferleri, öğrencilerin denizcilik ve savaş becerilerini geliştirmelerine olanak tanımaktadır.



JMSDF’nin 1954’teki kuruluşuyla birlikte faaliyete geçen Deniz Harp Okulu, subay adaylarına denizcilik, navigasyon, silah sistemleri, deniz hukuku ve liderlik gibi temel konularda yoğun bir eğitim programı sunmaktadır. Uygulamalı denizcilik eğitimi, uluslararası sularda gerçek deniz koşullarında gerçekleştirilir. Bu eğitimler sırasında öğrenciler, çeşitli uluslararası limanları ziyaret eder ve farklı denizcilik kültürleri hakkında bilgi edinirler.



Öğrencilere Uygulamalı Eğitim Fırsatı

Açık deniz eğitimleri, Japonya Deniz Harp Okulu öğrencilerine denizcilik becerilerini pekiştirme ve uluslararası sularda deneyim kazanma fırsatı sunuyor. Bu tür eğitimler, deniz subaylarının gerçek deniz koşullarında pratik yapmalarını sağlayarak onları gelecekteki görevlerine en iyi şekilde hazırlıyor.

100 Yıllık Dostluğun Simgesi

Türkiye ve Japonya arasındaki diplomatik ilişkilerin 100. yılı, bu tür etkinliklerle taçlandırılıyor. İstanbul'a yapılan bu liman ziyareti, iki ülke arasındaki dostluğun ve iş birliğinin ne kadar derin olduğunu gösteriyor. Bu ziyaret, aynı zamanda gelecekteki ilişkilerin daha da güçleneceğinin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.

Gemi Komutanlarından Dostluk Mesajları

Ziyaret sırasında Japon ve Türk komutanlar arasında yapılan görüşmelerde, iki ülke arasındaki askeri iş birliğinin artırılması yönünde olumlu mesajlar verildi. Her iki taraf da, bu tür etkinliklerin ülkeler arasındaki dostluk bağlarını güçlendirdiğini vurguladı.

Kültürel Değişim ve Öğrenci Deneyimleri

Japon deniz öğrencileri, İstanbul'daki ziyaretleri sırasında Türk kültürünü yakından tanıma fırsatı buldular. Bu tür kültürel değişim programları, deniz subaylarının dünya genelinde farklı kültürleri tanıyarak daha geniş bir perspektif kazanmalarına olanak tanıyor.

Gelecekteki İş Birlikleri İçin Temel

Bu tarihi liman ziyareti, Türkiye ve Japonya arasındaki gelecekteki iş birliklerinin temelini oluşturuyor. Her iki ülke de, bu tür etkinliklerle aralarındaki bağları daha da güçlendirmeyi hedefliyor. İstanbul'da atılan bu dostluk adımları, gelecekteki ortak projelerin habercisi niteliğinde.



Türkiye-Japonya Kültürel İlişkilerinin 100. Yılı Anısına Beşiktaş'ta Renkli Gösteriler

 Türkiye-Japonya kültürel ilişkilerinin 100. yılına özel olarak düzenlenen etkinliklerle karnaval havasına büründü.

Etkinliklerin başında, Japon geleneksel müziğinin vazgeçilmez bir öğesi olan davul gösterisi yer aldı. Rengarenk kostümleri İçindeki Japon sanatçıların, ustalıkla çaldığı Taiko davulları, hem görsel hem de işitsel bir şölen sunarak izleyicileri adeta büyüledi.

Davulların güçlü ritmi, meydanda bulunan güçlün coşkusunu arttırarak, onun yaşının insanının kendine hayranlığını bıraktı.

İlerleyen, Türk ve Japon deniz kuvvetleri bando ekipleri sahne aldı. İki ülkedeki askeri bandolarının çaldığı kültür marşları, mevcuta iki arasındaki dostluk bağını bir kez daha hatırlattı.

Onun iki bandosu, sergiledikleri performanslarla yaptıklarıyla adeta tarihi bir yolculuk yaptırdı. Bando gösterileri, bayraklarla dolu meydanda, milli duygularla beraber uluslararası iş birliğinin ve dostluğun simgesi oldu.

Etkinlikte Japon kültürünün önemli sembollerinden biri olan ninja ve shogun gösterileri de yer aldı. Bu gösteriler, geleneksel dövüş sanatlarını başarıyla sergileyen ustalar tarafından yapıldı.

Uzun kıyafetleri ve etkileyici dönüş hareketleriyle dikkat çeken ninjalar, etkinliklere inanılmaz anlar yaşattı.

Güçlü ve disiplinli şogun gösterileri ise tarih meraklıları için benzersiz bir deneyim sundu.

Meydanı dolduran kalabalık, etkinlik boyunca Japonya'da çeşitli atölye seçeneklerine katılma fırsatı buldu. Origami, kaligrafi ve Japon çay seremonisi gibi geleneksel sanatlardan örnekler, mevcuta pratik bilgi ve deneyim kazandırmayı amaçladı.



Bu kültürel alışverişin ve verimliliğin arttığını vurguladı.

Beşiktaş'ta düzenlenen bu etkinlik, yalnızca kültürel açıdan değil, aynı zamanda iki ülke arasındaki dostluğun pekişmesine de katkı sağladı. Türkiye ve Japonya arasındaki ilişkilerin 100. yılı, sadece anılmakla birlikte sunulmak, değişen işbirliklerinin de temellerini attı.

Beşiktaş Deniz Müzesi Meydanı'nda yaşanan bu coşkulu etkinlik, kültürel çeşitliliği kutlamanın ve dostluğu pekiştirmenin en güzel örneklerinden biri olarak hafızalarda yer alacak. Türkiye-Japonya kültürel ilişkilerinin bu önemli parçalanması, sanat, müzik ve kültürel etkileşimler, iki ulusun kalplerinde güçlü bağlar oluşturuldu.

 yilmazparlar@yahoo.com

23 Temmuz 2024 Salı

Kıbrıs'ın 50. Yıl Coşkusu İstanbul'da Yaşandı-Yılmaz Parlar

  Kıbrıs'ın 50. Yıl Coşkusu İstanbul'da Yaşandı

İstanbul’da KKTC'nin 50. Yıl Resepsiyonu Coşkuyla Kutlandı



İstanbul Feshane Art'ta 23 Temmuz 2024 Salı akşamı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin 50. Yıl Barış ve Özgürlük Bayramı kapsamında düzenlenen resepsiyonda önemli protokol konuşmaları yapıldı.



KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Konuşması

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, konuşmasında Kıbrıs'ın tarihsel mücadelesine ve Türkiye'nin desteğine vurgu yaptı. "Kıbrıs Türk halkı, ana vatan Türkiye’nin garantörlüğü sayesinde özgürlüğüne kavuştu," diyerek sözlerine başlayan Tatar, Kıbrıs Türk halkının egemen eşitlik temelinde bir anlaşmayı desteklediğini belirtti. "Türkiye'nin garantörlüğü ve askerinin caydırıcılığı bizler için yaşamsal öneme sahiptir," dedi. Tatar, konuşmasını Kıbrıs Türk halkının geleceğe umutla baktığını ifade ederek tamamladı.



1. Ordu Komutanı ve Garnizon Komutanı Ali Sivri’nin Katılımı

Resepsiyona katılan önemli isimlerden biri de 1. Ordu ve Garnizon Komutanı Ali Sivri oldu.. Sivri, katılımcılar tarafından büyük bir saygı ve sevgiyle karşılandı. Yüksek rütbeli generaller, subaylar ve gaziler de resepsiyona katılarak bu anlamlı geceye katkıda bulundular.

Komutan Sivri'nin varlığı, Türk ordusunun Kıbrıs Türk halkıyla olan güçlü bağlarını ve desteğini bir kez daha gözler önüne serdi. Sivri, gösterdiği mütevazı duruş ve liderlik vasıflarıyla katılımcıların takdirini kazandı. Türk Silahlı Kuvvetleri, her zaman Kıbrıs Türk halkının yanında olduğu izlenimi veren Ali Sivri'nin Resepsiyon boyunca nezaketi ve kararlılığı, geceye damgasını vurdu.


Resepsiyonun Anlamı ve Önemi

İstanbul Feshane Art’da düzenlenen resepsiyon, Kıbrıs Türk halkının 50 yıllık bağımsızlık mücadelesini ve Türkiye’nin bu mücadeledeki desteğini bir kez daha gözler önüne serdi. Gece, yüksek rütbeli komutanlar, subaylar, gaziler ve Kıbrıs Türk toplumunun önde gelen isimlerinin katılımıyla tarihi bir anı olarak kayıtlara geçti. Bu anlamlı resepsiyon, Kıbrıs Türk halkının özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinin unutulmaz bir parçası olarak hafızalara kazındı.

İşte gecenin öne çıkan konuşmaların özeti;



KKTC Kültür Derneği Başkanı Zehra Bilge Eray'ın Konuşması

KKTC Kültür Derneği Başkanı Zehra Bilge Eray, 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümünde düzenlenen resepsiyonda yaptığı konuşmada, "Harekatı hepinize kutlu olsun," diyerek başladığı konuşmasında, Kıbrıs Türk toplumunun yaşadığı zorlukları ve bağımsızlık mücadelesini anlattı. Eray, "Yirmi Temmuz 1974 günü Kıbrıs Türk halkı, anavatanımızın garantörlük haklarını kullanarak gerçekleştirdiği harekat ile soykırımdan kurtularak özgürlüğüne kavuşmuştur," dedi. Konuşmasında, Kıbrıs Türklerinin bağımsızlık mücadelesini vurgulayan Eray, "Özgürlüğümüz ve bağımsızlığımız için uygulanan bütün imkansızlıklara, ambargolara ve izolasyonlara karşı direndik ve savaştık," ifadesini kullandı.



KKTC İstanbul Başkonsolosu Fatma Demirel'in Konuşması

KKTC İstanbul Başkonsolosu Fatma Demirel, Kıbrıs meselesinin Türkiye ve Kıbrıs Türk halkı için ortak bir dava olduğunu belirtti. Demirel, "Bugün dünyanın en güzel şehrinde konuklarımızla birlikte bu özel günü kutlamaktan mutluyum," dedi. Kıbrıs Türk halkının Osmanlı İmparatorluğu'ndan bugüne dek yaşadığı zorlukları anlatan Demirel, "Yirmi Temmuz 1974'te Türk Silahlı Kuvvetleri, Kıbrıs Türk halkının özgürlüğünü sağlamak için harekete geçti," ifadesini kullandı. Demirel, şehitleri rahmetle anarak, "Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık mücadelesi, tarihe geçen bir direniş destanıdır," dedi.



İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Konuşması

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümünü kutladığı konuşmasında, "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin yanında olmaya devam edeceğiz," dedi. İmamoğlu, Kıbrıs meselesinin Türkiye'nin dış politika gündeminde önemli bir yere sahip olduğunu belirtti ve barışın önemine vurgu yaptı. "Barış için çabalayacak ama zaruret halinde gerekeni yapmak için her zaman hazırlıklı ve kararlı olacağız," ifadesini kullanan İmamoğlu, Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık mücadelesinde Doktor Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş'ın büyük rol oynadığını da hatırlattı.



İstanbul Vali Yardımcısının Konuşması

İstanbul Vali Yardımcısı, Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümünü kutlayarak, "Yirmi Temmuz tarihi, Kıbrıs Türkü'nün kurtuluş tarihidir," dedi. Mehmetçiğin kahramanlığını ve Kıbrıs Türk halkının direnişini vurgulayan Vali Yardımcısı, "Kıbrıs beş asırdan beri bizim en kıymetli parçamızdır," ifadesini kullandı. Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin önemine değinen Vali Yardımcısı, "Türkiye, Kıbrıs'ta ve Doğu Akdeniz'de barış ve istikrarın teminatı olmaya devam edecektir," dedi.



KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın Konuşması

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Barış Harekatı'nın önemine değinerek, "Yirmi Temmuz 1974'te Türk hükümeti, garantörlük hakkını kullanarak Kıbrıs'a müdahale kararı aldı," dedi. Tatar, konuşmasında, Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık mücadelesini ve Türkiye'nin desteğini anlattı. "Kıbrıs Türk halkı, barış, huzur ve güvenlik içerisinde yaşamak için egemen eşitlik temelinde bir anlaşma yapmalıdır," ifadesini kullanan Tatar, Kıbrıs Türk halkının geleceğe umutla baktığını belirtti. Tatar, Kıbrıs Barış Harekatı'nın başarısında İstanbul'un rolüne de dikkat çekerek, "İstanbul, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin en büyük destekçilerindendir," dedi.

yilmazparlar@yahoo.com

22 Temmuz 2024 Pazartesi

Boğaz’da Mardin Lezzetleri, Nevim Ölçenoğlu’nun Unutulmaz Tekne Turu-Yılmaz Parlar

  Boğaz’da Mardin Lezzetleri, Nevim Ölçenoğlu’nun Unutulmaz Tekne Turu

Mardin’in gastronomi ve kültür elçisi olarak anılan Nevim Ölçenoğlu, Mardin mutfağından seçkilerle donatılmış özel bir teknede boğaz turu düzenledi. Bu etkinlikte, İstanbul Boğazı'nın büyüleyici manzarası eşliğinde Mardin'in otantik tatları katılımcılara sunuldu.



Nevim Ölçenoğlu'nun düzenlediği bu özel tur, yalnızca bir yemek deneyimi olmanın ötesinde, Mardin’in zengin kültürel mirasını tanıtma misyonunu taşıyordu. Mardinli kadınların katılımıyla gerçekleştirilen etkinlikte, Mardin sıra gecesi de düzenlenerek, katılımcılar unutulmaz anlar yaşadı.



Nevim Ölçenoğlu ve Mardin Sıra Gecesi, Boğaz’da Kültürel Bir Ziyafet

Mardin'in lezzet sultanı olarak anılan ve gastronomi dünyasında adını duyuran Nevim Ölçenoğlu, İstanbul Boğazı’nda düzenlediği özel tekne turu ile Mardin'in benzersiz mutfağını ve kültürünü tanıttı. Mardinli kadınların katılımıyla gerçekleştirilen bu etkinlik, Mardin sıra gecesi ile taçlandırıldı.



Nevim Ölçenoğlu'nun girişimci ruhu ve Mardin’e olan bağlılığı, bu etkinlikte bir kez daha kendini gösterdi. Boğaz’ın eşsiz manzarasında, Mardin’in otantik lezzetleriyle bezenmiş sofralar, katılımcılara hem görsel hem de damak zevki açısından unutulmaz bir deneyim sundu.





Mardin’in Lezzet Sultanı Nevim Ölçenoğlu ile Boğaz’da Unutulmaz Bir Gün

Nevim Ölçenoğlu, Mardin’in gastronomi dünyasındaki tanınmış ismi ve kültür elçisi, İstanbul Boğazı’nda düzenlediği özel tekne turu ile bir kez daha adından söz ettirdi. Mardin mutfağının eşsiz tatlarıyla donatılan bu özel gün, Mardinli kadınların katılımıyla gerçekleştirildi ve Mardin sıra gecesiyle renklendi.



Etkinlik, Mardin’in zengin mutfak kültürünü ve geleneklerini tanıtma amacı taşıyordu. Nevim Ölçenoğlu’nun önderliğinde düzenlenen bu tur, katılımcılara hem kültürel hem de gastronomik bir şölen sundu. Nevim Ölçenoğlu’nun bu başarılı organizasyonu, onun girişimcilik yeteneğini ve Mardin’e olan adanmışlığını bir kez daha gözler önüne serdi.



yilmazparlar@yahoo.com

19 Temmuz 2024 Cuma

25. Uluslararası İstanbul Büyükçekmece Kültür ve Sanat Festivali-Yılmaz Parl

  

"Büyükçekmece'den Dünya'ya Açılan Kültür ve Sanat Kapısı

25. Uluslararası İstanbul Büyükçekmece Kültür ve Sanat Festivali

Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, 18 Temmuz 2024 Perşembe günü Feshane Artİstanbul’da yapılan 25. Uluslararası İstanbul Büyükçekmece Kültür ve Sanat Festivali'nin Festivalin basın toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Akgün, İstanbul'un ve Türkiye'nin kültür ve sanat hayatına büyük katkılar sağlayan bu festivalin, dünya çapında tanınırlığını arttırdığını belirtti.



Başkan Akgün, İstanbul'un kültür ve sanat merkezi haline gelen Büyükçekmece'nin, festival boyunca dünyanın dört bir yanından gelen sanatçıları ağırladığını vurguladı. Akgün, "İstanbul'un sanat ve kültür kalbi Büyükçekmece'de atıyor" dedi.

Festival 75 Ülkeden 1200 Kültür Ve Sanat Elçisini Ağırlayacak

Bu yıl 25.'si düzenlenen Uluslararası İstanbul Büyükçekmece Kültür ve Sanat Festivali, 75 ülkeden 1200 kültür ve sanat elçisini ağırlayacak. Festival, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Büyükçekmece Belediyesi işbirliğiyle 24 Temmuz-3 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek. Festivalde, Uluslararası Heykel Sempozyumu, Uluslararası Güler Ertan Fotoğraf Yarışması, Uluslararası Altınköprü Halk Dansları Yarışması, Uluslararası El Sanatları Sergisi gibi birçok etkinlik yer alacak. Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, festivalin uluslararası bir kültür hazinesi olduğunu ve devam ettirilmesi gerektiğini belirtti.

Festivalin resmi açılışı 29 Temmuz’da Mimar Sinan’ın eserleriyle anlam kazanan tarihi Kültürpark’ta yapılacak. Açılışta, Anadolu Ateşi ve Altınköprü Halk Dansları Topluluğu’nun ortak gösterisi sahnelenecek. Festival, 3 Ağustos’ta muhteşem bir kapanış gösterisiyle sona erecek.

Festival, bugüne kadar 9 kez "Dünyanın En İyi Kültür ve Sanat Festivali" ödülünü kazandı ve UNESCO'ya bağlı Dünya Dans Festivalleri Birliği tarafından tanındı. Bu yılki etkinlikler, İstanbul’un farklı ilçelerinde de gerçekleştirilecek

Akgün, festivalin başlangıcından itibaren büyüme ve gelişme sürecine dikkat çekerek, "Festivalimiz dünya kültür hayatına büyük katkı sağlıyor. Bu etkinlik, dünya dostluğunu pekiştiriyor ve kültürel bağları güçlendiriyor" ifadelerini kullandı.

25.yılını kutlayan festival, dünya çapında tanınan bir etkinlik haline gelirken, bu yıl da çeşitli ülkelerden birçok sanatçıyı ağırlayacak. Başkan Akgün, "Büyükçekmece Kültür ve Sanat Festivali, dünya festivalleri arasında önemli bir yere sahip" dedi.



Festivalin Zorlukları ve Geleceğe Yönelik Planlar

Başkan Akgün, festivalin düzenlenmesi sürecinde karşılaşılan zorlukları da dile getirdi. Büyükçekmece Belediyesi'nin küçük bir ilçe belediyesi olmasına rağmen, büyük bir kültür ve sanat etkinliği düzenlemenin önemine vurgu yaptı. Akgün, "Festivalin finansal kısmı, Büyükçekmece halkının ve dostlarımızın desteğiyle sağlanıyor" dedi.

Akgün, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na ve festivale katkıda bulunan tüm destekçilere teşekkür ederek, "Festivalimizin dünya çapında tanınırlığını arttırarak daha büyük başarılara imza atacağımıza inanıyorum" şeklinde konuştu.



Büyükçekmece Kültür ve Sanat Festivali Dünya Dostluğunu Pekiştiriyor

İBB Grup Başkanvekili Nuri Aslan, festivalin önemine vurgu yaparak, kültür ve sanatın birleştirici gücünü dile getirdi. Aslan, festivalin Büyükçekmece ilçesine ve İstanbul'a kattığı değerleri anlatırken, festivalin uluslararası boyutta bir etkinlik haline gelmesinin övgüye değer olduğunu belirtti.

Konuşmasında festivalin geçmişine dikkat çeken Aslan, 1997 yılında ilk adımlarının atıldığını ve o günden bugüne festivalin nasıl geliştiğine tanıklık ettiğini aktardı. Ayrıca, festivalin yurt içinde ve yurt dışında tanıtımının önemine vurgu yaparak, kültür ve sanatın insanları bir araya getiren bir köprü olduğunu ifade etti.





İBB Grup Başkanvekili Nuri Aslan, festivalin düzenlenmesinde emeği geçen herkesi tebrik ederken, festivale destek veren kurum ve kuruluşlara teşekkürlerini iletti. Ayrıca, festivalin İstanbul'un kültür ve sanat hayatına kattığı renkleri ve çeşitliliği vurgulayarak, İstanbul'un kültürel mirasına sahip çıkmanın önemine değindi.

Aslan, festivalin gelecek yıllarda daha da büyüyerek uluslararası alanda önemli bir etkinlik haline gelmesi için desteklerini sürdüreceklerini ve kültür ve sanatın kitlelere ulaşmasını sağlayacak projelere imza atacaklarını belirtti.



 İstanbul'un Sanat ve Kültür Kalbi Büyükçekmece'de Atıyor

Ulusal ve uluslararası alanda tanınmış olan İstanbul Büyükçekmece Kültür ve Sanat Festivali, her yıl şehrin ve ülkenin kültürel zenginliklerini dünyaya tanıtmak amacıyla düzenlenen önemli bir etkinliktir.

Bu festival, dünya genelinden gelen sanatçılar ve kültür elçilerini bir araya getirerek barış ve kardeşlik mesajını yükseltirken, aynı zamanda farklı kültürleri bir araya getirerek kültürel alışverişin önemini vurgular.

Festival kapsamında düzenlenen etkinlikler arasında uluslararası heykel sempozyumu, fotoğraf sergileri, el sanatları atölye çalışmaları ve kültürel miras sergileri önemli bir yer tutmaktadır.

Heykeltıraşların taşları ve heykelleri şekillendirdiği heykel sempozyumu, sanatseverlere farklı sanat anlayışlarını deneyimleme şansı sunarken, fotoğraf sergileri ve yarışmaları da fotoğrafçıların yeteneklerini ortaya koymalarına imkan tanır.



Ayrıca, festivalde unutulmaya yüz tutmuş otantik el sanatları ve ev sanatları atölye çalışmaları da geniş bir ilgi görmektedir. Zanaatkarların ve sanatçıların bir araya gelerek kültürel miraslarını sergiledikleri etkinlikler, farklı kültürleri tanımak ve anlamak adına önemli bir fırsat sunmaktadır.

 İstanbul Büyükçekmece Kültür ve Sanat Festivali, kültürler arası etkileşimi ve dostluğu güçlendiren önemli bir etkinliktir. Her yıl dünyanın dört bir yanından gelen misafirler ve sanatseverler bu festivalde bir araya gelerek, kültürel çeşitliliğin zenginliğini kutlar ve barış mesajını yükseltirler.

yilmazparlar@yahoo.com

3. Bursa Gastronomi Festivali-Yılmaz Parlar

    Gastronomi, Kültürün Kalbidir- 3. Bursa Gastronomi Festivali   Lezzetlerin Renkleriyle Dolu Bir Gün Olan3. Bursa Gastronomi Festivali, L...